Bu olay, tarih boyunca eşi benzeri görülmemiş bir hayatta kalma hikâyesini oluşturuyor. Çünkü okyanusun derinliklerinde 3 gün mahsur kalırken iki cesur adamın soğukkanlılıkla süreci yönetmesinden bahsediyoruz. Derinliğin neredeyse 500 metre olması demek, güneş ışınlarının su yüzeyinin sadece ilk 200 metresini aydınlatabildiğini düşünürsek hayli korkunç bir durum.
Ayrıca dünya tüple dalış rekorunun 332 metre olduğunu düşününce de bu iki adamın karşılaştığı zorlukları bir nebze daha iyi anlayabiliriz. Bu talihsiz olayda mahsur kalan Roger Mallison ve Roger Chapman’ın yaşadıkları zorlu anlara birlikte şahit olalım.
85 yaşındaki Roger Mallinson, geçtiğimiz aylarda Titan denizaltı olayından sonra bir röportaj verdi.
Tam 50 yıl önce, Guinness Dünya Rekorları’nın dünyanın en derin su altı kurtarma operasyonu olarak adlandırdığı bir olayda, deniz dibine transatlantik telefon kabloları döşerken yaşanan bir felaket sonucunda Mallinson ve ekibi, deniz seviyesinin tam 480 metre altına düşmüştü.
Eski İngiliz Kraliyet Donanması pilotu Robert Mallinson, Titan denizaltısının kaybolmasına ilişkin yorum yaparken, “Bu dehşet verici!” ifadesini kullanarak geçmişteki deneyimini anlattı ve korkusunun yersiz olmadığını da dile getirdi.
Bizzat deneyimlediği bu olayı tekrar tekrar yaşamak, onun için âdeta bir travmaydı.
29 Ağustos 1973’te, o dönem 35 yaşında olan Roger Mallinson ve 28 yaşındaki yardımcı pilot Roger Chapman, İrlanda açıklarında rutin bir dalış gerçekleştirmek üzere Pisces III adlı denizaltıyla telefon şebekesi üzerinde çalışıyordu. Hiçbir sorun gözükmeyen denizaltı, birdenbire irtifa kaybederek okyanusun derinlerine doğru inmeye başlamıştı. İki denizci de deneyimli oldukları için soğukkanlılıkla süreci yönettiler.
Ana gemilerine dönmeye hazırlanırken kapakta meydana gelen bir arıza, denizaltının su almasına neden oldu. Artan ağırlıkla hızla dalan Pisces III, Mallinson’ın 2013’teki BBC röportajında anlattığına göre, “minderler bulup, deniz tabanına çarpmamak için kıvrıldıkları” bir an yaşadı. Mallinso,n ekledi: “Dilimizi ısırarak koparmamak için ağzımıza koyacak beyaz bir bez bulmayı başardık. Çarpmamıza yaklaşık 30 saniye vardı.”
Bir adet sandviç, bir kutu limonata ve sınırlı oksijenle hayatta kalmaya çalışıyorlardı.
İkisi de okyanusun neresinde, ne kadar derinde olduklarından habersiz bir şekilde olup biteni anlamaya çalışıyorlardı. Bu durum, sessizlik içinde iletişim kurmanın ve hareket etmemenin de bir gerekliliği hâlini almıştı. Birbirlerine iyi olduklarını bildirmek içinse ellerini sıkarak anlaşıyorlardı.
İngiltere, Kanada ve ABD’nin iş birliği ile gerçekleştirdiği kurtarma operasyonu birçok ekiplerle görevlendirildi. Ancak bu operasyon, sanıldığı kadar kolay olmayacaktı. Kurtarma gemileri çağrıldığında, Pisces III’ü yüzeye çıkarmada başarısız oldular.
Tüm dünya nefesini kesmiş, onlardan iyi bir haber bekliyordu.
ABD Donanması’na ait CURV-III adlı bir denizaltı tarafından Pisces III’ü yüzeye çekmek için kullanılan halatla kurtarıldılar. Kurtarıldıklarında sadece 12 dakikalık oksijenleri kalmıştı ve o bittiğinde de öleceklerinin farkındalardı. Fakat her şeye rağmen bir mucize gerçekleşti ve Pisces III, 1 Eylül 1973’te başarılı bir şekilde yüzeye çıkarıldı. Bu olay, Guinness Dünya Rekorları’na tarihteki en derin ve başarılı su altı kurtarma operasyonu olarak kaydedildi.
Mallinson, yaptığı açıklamalarda kurtarılmalarının tam 84 saat sürdüğünü dile getiriyor. Yeterli yiyecek ve oksijen olmadan hayatta kalmaya çalışmak oldukça zorken kapı açılana kadar kurtarıldığına inanamadığını da belirtiyor.
“Kurtarıldığımızı yunuslar ortadan kaybolunca anladım.”
Mahsur kaldıkları andan itibaren çevrelerini saran yunuslar, 84 saat boyunca denizaltının etrafında durmuşlar. Bir şeylerin yolunda gitmediğini anladıklarını söyleyen Mallinson, binlerce yunusun olmadığını görünce kurtarıldığına inandığını belirtiyor.
Ayrıca dalıştan önce “tesadüfen” bir şişe oksijen çaldığını ve bu oksijenin hayatlarını kurtaran yegâne şey olduğunu da ekliyor. Çünkü kurtarıldıklarında oksijenin bitmesi için tam 12 dakika vardı.
Yol arkadaşı Roger Chapman ise 2020 yılında vefat etti.
Denizin altında tam 3 gün geçiren denizciler, 1 Eylül 1973’te kurtarılmalarının ardından seneler sonra benzer bir vaka gerçekleşti. Geçtiğimiz aylarda gündemde olan Titanik’in enkazının bulunduğu derinlik, Pisces III denizaltısının 50 yıl önce keşfettiği derinlikten yaklaşık sekiz kat daha fazlaydı. Mallinson, bu olayla ilgili yorum yaparken kurtarılma ihtimallerinin çok düşük olduğunu söylemişti.
Denizler hakkındaki diğer içeriklerimiz: